SMS İle Dolandırıcılık yapanlara dikkat edin

Hayatımızın bir çeşit vazgeçilmezi olan cep telefonlarımız, esas amacı olan kişiler arası uzaktan haberleşmeyi sağlamanın yanında, internet ve bir çok uygulamalar sayesinde yaşamımızı kolaylaştırdıkları bir gerçek. Belkide birçoğumuz telefonlarımızı tam anlamıyla ne ifa ettiğini bilmeden kullanıyoruz.
İşte bu gelişi güzel kullanımlarımızı fırsata çevirmek isteyen dolandırıcılar, malesef bu fırsatı hiç kaçırmıyor ve düzenledikleri dolandırıcılık tezgahına sürekli yeni kişileri düşürüyorlar. En basiti SMS ile bile. Malum temmuz ayındayız yani yılın ikinci altı ayının başlangıcındayız.

Bir çok vergilendirme ücretlerinin ikinci taksiti gibi, hemen hemen hepimizin kullandığı kredi kartlarımızın da kart kullanım ücretlerinin ikinci taksitinin hesabımıza yansıtıldığı dönemdeyiz. Bunun da farkında olan dolandırıcılar bir şekilde ulaştıkları kişilerin cep telefonu numaralarına, kredi kartlarının kullanım ücretlerini iade edileceğini belirten SMS ler ve devamında tıklaması gereken bir link gönderiyor. Kişilerin bu linke tıklamasıyla ya faturalarına ek ücret yansıyor, yada sonradan karşılarına ödenmesi gereken bir borç olarak çıkıyor. Burada yapılması gereken konunun ve olayın bilincinde olunması ve muhataplarıyla görüşülmesi olmalıdır.

Ülkemizde tüketilen herhangi bir şey ile alakalı yasadığımız sorunları ve problemleri ilk önce, Tüketiciyi Koruma Derneği ile görüşülmesi ve başvurulması gerektiğini bilmemiz gerekiyor. Kapımıza dayanan veya SMS ile anında bize ulaşabilen bu türlü durumları kaideye almadan başımızdan defetmemiz gerekiyor. Aslında bu yaşadığımız teknoloji devrinde ve 4. Endüstri devrimi denilen bu çağa ayak uydurmak için bazı şeyleri öncelikle kendimiz bilmemiz gerekiyor. Artık şunun farkına varmalıyız, Polis, Savcı, Asker sizi telefonda arayıp suça iştirak olabilecek bir konuyu sizinle konuşmaz. Hele hele para hiç istemez. Eğer konunun muhatabıysanız gelir sizi ifadeye davet eder, ayrıntıyı polis merkezinde verir.

Adli ve İdari kolluğun tam olarak ne iş yaptığını anlamamız için illa ki bir musubet atlatmaya gerek yok. Hepimizin elinin altında bulunan internet sayesinde ulaşılamayacak bilgi yok denilecek kadar azdır. Tabi ki bunlar bizim şahsi çabalarımızla kendimizi güvenceye alacağımız konular. Kişilerin her zaman üstesinden gelemeyeceği konulara karşı ve kişilerin yaşamını kolaylaştırmak için Devletin de bir takım önlemler alması gerekiyor. Yakın tarihte Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ” Güven Damgası ” bunlardan birine örnek olarak gösterilebilir.

Hızla artan internetten alışveriş ve e-ticaret sektöründe, kişilerin alışveriş yapacağı siteleri iyi seçmeleri ve dolandırıcılığa maruz kalmamaları için, Devletin ilgili organları tarafınca belirlenen güvenlik seviyelerinde hizmet sunan ve yine devletin yetkili organlarınca verilen güven damgası, daha güvenli alışveriş ortamı için hazırlanmış bir proje.Kişilerin yapması gereken internetten alışveriş için seçtikleri sitelerin Güven Damgasına sahip olup olmadıklarına bakmak. Tam anlamıyla sistem oturduğunda ve internet sağlayıcıları aktif hale geldiğinde internetten alışveriş için artık devletin güvenlik standartlarına uygun birçok internet sitesinden alışveriş yapabiliyor olacağız.

Tabi ki internetin ve teknolojinin hayatımızın her alanında olduğu ve artık nesnelerin interneti (lot) kavramlarıyla yasadığımız dünya içinde, suç ve suç dünyası da kendini geliştirmeye devam edecektir. Bize düşen eşeğimizi sağlam kazığa bağlayarak yaşamak. Bunlar kimi zaman lisanslı bir antivirüs proğramı, kimi zaman güvenli internet, kimi zaman da ekran klavyesi olabilir. Unutmayalım ki beyaz şapkalı ve siyah şapkalıların mücadelesi her zaman devam edecek. Okuyup araştırmak, kendimizi geliştirmek kendimize ve çevremize yapabileceğimiz bir iyilik olsa gerek.

Yorum yapın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.